Satıştan söz etmeden önce biraz para hakkında konuşmak isterim. Parayı Lidyalıların bulduğu söylenir oysa parayı Asurlular buldu fakat ilk kullanan medeniyet Lidyalılar olduğu için parayı hayatı geçiren ilk medeniyet Lidyalılardır.
Satış dünya üzerinde ne zaman var oldu diye düşünürsek tam olarak başlangıç noktası Lidyalılardır.
Satış için yapılacak en doğru tanım bir ihtiyacın yerine getirilebilmesi için sağlanan davranış şekillerinin hepsidir.
Bir ikna sanatıdır ve yaşam şeklidir.
Bugün dünya üzerindeki tüm şirketler, işletmeler satış odaklı yani para kazanma odaklıdır. İçinde bulunduğunuz sektör dünya devam ettikçe devam edecek ve sonsuz bir kariyer planlamasını yerine getirebileceğiniz bir sektördür. Türkiye de yer alan özel ve devlet sektörü ikileminin özel sektör, devlet sektörü ve satış sektörü olarak 3’e ayrılmasını en doğru ticari hareket olacağını düşünmekteyim.
Satışın ilk aşaması işletmenizi ve hangi ürünü sattığınızı çok iyi bilmenizdir. Ürününüzü kullanacak müşteri standartlarını iyi bilmeli ve senaryoyu doğru uygulamanız gerekir. Senaryo kelimesinden kastımı bir örnekte açıklayayım.
ÖR: Bir film yapımcısı aslında bir film satışçısıdır. Filmi tasarlarken oyuncular üründür. Senaryo bu ürünün satış prezentasyonudur. Filmin bütün maaliyetleri işletmenin sermayesidir. Satış ise filmin vizyona girdiği gün yani ürünün pazara çıktığı gündür.
Peki en iyi satışı hangi film yapar diye düşünürsek “Duyguyu seyirciye en iyi aktaran film” yapar. Bir ölüm ve ya ayrılık sahnesinde ağlayan bir seyirci filmi satın almış demektir. O filmi arkadaşlarına anlatarak referans tekniği dediğimiz teknik ile satışı müşteri tarafından yapmaya devam ettirecektir. Eğer bir film şirketinde çalışıyorsanız satışla alakanız olmadığını asla söyleyemezsiniz.
Satışın dünya üzerindeki her şeyde olduğundan söz etmiştim. Bir şemsiyeci için satış yağmurun yağmasıdır ve yazın artan güneş ışığı şemsiyecinin yaz şemsiyesi satmasına neden olacaktır. Bu metindeki şemsiye satılan ürün şemsiyeci işletmeci yağmurun yağması ise satışın başladığı noktadır.
Bir film senaristi ile bir şemsiyeci aynı işi farklı kişiler, farklı sermayeler ve farklı ekipmanlarla yapmaktadır.
– Melis KURTKAYA
